Monday, September 17, 2007

itiraf edeyim ...


koskoca bi 3 senenin ardindan ...


turkiye ...


nasil anlatayim bilmiyorum ki ....


ruya gibi geldi .


ruyada gibiydim ...


cok guzel oldugu icin mi?


amerika'dan bile guzel oldugu icin mi ?


super gelistigi ve degistigi icin mi ?


degil aslinda ...


bunlarin hicbiri yuzunden degil ...


sadece ve sadece "benim turkiyem " oldugu icin ...


bi zamanlar yasadigim ve alistigim, sevdigim (ya da sevmedigim) herseyi icin ...


itiraf edeyim ,


ne kadar ozledigimi aslinda gercekten hic anlayamamisim ben ...


bir ozlem vardi icimde , biliyordum ...

anlatip anlatip kafanizi utuluyordum hani ;)


ama gelince , ayak basinca anladim , aslinda hic anlayamamisim ben ne cok ozledigimi ...


izmir'imi ...

aydin'imi ...
ailemi ...
dostlarimi ...

carsi pazarimi ...
deniz kokusunu ...

yosun kokusunu ...

balik kokusunu ...
kavrulmus cigdem , sicacik leblebi kokusunu ...
cercop savrulmus kalabalik sokaklarimi ...
egri bugru kaldirimlarimi ...

her dukkandan ayri ayri dagilip ortada bir gurultu kesmekesi olusturan cistaka sarkilari ...
korna seslerini ..

gunun telasesini kosusturmasini ansizin boluveren ezan seslerini ...

sabahlari "taaagzzeee gevvvreeeeeeeeeek" diye bagirarak evin onunden gecen gevrekcileri ...
orda burda oynayan kosusan cocuk civiltilarini ..

sokakta hep beraber dondurma yalayan aileleri ..

rengarenk vitrinleri ...

sirnasan sokak kedilerini ...

gunesin altina yayilip uyuklayan tembel kopekleri ...

zeytin agaclarini ...

karabiber agaclarini ...

mandalina agaclarini ...

papatyalari ...

dalindan taze kopmus bardacikin agzi acitan sutunu ..

izmirimin enfes sultaniye uzumunu ...

envai cesit baligin siralandigi ampul ampul isiklandirilan balikci tezgahlarini ..

denizin kopurup kopurup cosan dalgalariyla islanmayi ...

sicacik kumlarda eselenip pek lazimmis gibi deniz kabugu toplamayi ...

kiyida ayaklarinin arasinda gezeleyen minik baliklari ...

aksam gunesinin yakamozlariyla suslenen siyah ferforjeli rengarenk yazlik evleri ...

sipilik terliklerle bulvarda voltalayan yurdum insanlarinin arasina karismayi ...

karisip yine onlardan biri olmayi ..

sanki hic onlardan ayrilmamis gibi ..

sanki hic oralardan ayrilmamis gibi ...

sanki araya hic uzun seneler , kocaman bir bosluk girmemis gibi ...

hic anlayamamisim aslinda ben turkiyemi ne cok , ne kadar cok ozledigimi ....

gelince anladim ...

cok iyi anladim ...

ve cok istedim tekrar buralara ait olmayi ...
yurdumda kalip yerlesmeyi ...
ve bir daha hic .. ama hic gitmemeyi ...

ama olmadi ...
olamadi ..

kalamadik yine vatanimizda ..


donduk geldik yine kurkcu dukkanina ..

dogdugun degil doydugun yer diye aci bir gercek var ..


amerika'dayim yine ..

yeniden yerlesmek telasindayim ..

canim arkadaslarimi gordum pek iyiyim, hatta pek cok iyiyim,

ama kalbimin orta yerinde kocaman bir turkiye atiyor ,

geceleri bir burukluk , isik isik yakamozlu sahilleri ve deniz kokusu ile uyuyorum ,

uyandigimda her yer amerika yine ...


PS: yaaa yazamadim uzun zamandir, bi ozur borcluyum biliyorum.. ama hic icimden gelmedi ne yalan soyliiim . ailemleydim arkadaslarimla , geziyordum tozuyordum keyfim yerindeydi, vaktim de yoktu pek o yuzden .. sonra amerika isi cikti yine bu sefer donucez telasesi basladi, ailem uzgundu ben uzgundum, kalbim agridi uzun sure , yine yazasim gelmedi ... 1 haftadir amerika'dayim simdi , ancak vakit bulabildim :) aslinda yazacak cooooooooooooook seyim var, ben de calceneyimdir , bi vakit bollugunda sisircem kafanizi :) opuyorum hepinizi :) bu mazeretsiz ihmal icin kocaman bi ozur ;) affedin lutfen ...